21 Aralık 2017 Perşembe

BAZI ŞEYLER



●Stop!
Bir uyarı sadedinde durun diyorum dil önemli değil önemli olan kaideye riayet etmek.
Hele ki şu günlerde içimiz kararmış ve belki de buraya kadarmış dediğimiz şeyler yaşadığımız şu günlerde aynanın tozunu alalım. (İnce)
●Selfie çubuğuyla yüksekten baktığımız kendimizi biraz seviyeye getirelim yada annenin dizi dibindeki nasihatine sarılalım. Çünkü anne en iyi dosttur sizi kötü olmayın diye en açık o eleştirir.
●Dışarda yağan yağmurun ilk damlası öpsün suratımızı, ilk açılan çiçeği biz fark edelim bakalım ve görelim yaratıcının sanatını.
●Geçenlerde otobüste iki bayan birbirlerine ben haklıym Hayır ben haklıym kavgasıyla öfkeli bakışlarını dikerek ve çevreyi olumsuz bir havaya bürüyerek ayrıldılar.
O zaman anladım tek derdi bu olmuş benliğin Kahrolsun bencilliğimiz ve susun dilimiz.
●Bir keresinde benden kötü insan olamaz diye kendimi o kadar inandırmıstım ki ta ki insanlardan kötülük görünceye kadar zaten bir daha görünmedim kendi gözüme.
Fedakarlık ve vefayı “kubbede hoş bir seda bırakmak” için öğrendim büyüklerimden o da insanlar tarafından dejenere oldu.
Siyahları 60da yıkayınca moralim hayli bozuldu.
Emoji kullanmamak karşıdan olumsuz bir düşünce oluşturmaya sebep oluyormuş diye duyduğumdan beri, telefonu icat edene uzun bir küfür ettim. Ama yazamam içimden bile zor ettim çünkü ayıp.
● gökyüzüne uçmak değil dokunmaktı istediğim uçakların camları açılmıyor diye her uçağa bindiğim de öteki taraftan izledim gerçekten içerdekiler sıkılmış ve yalnız kalmış görünüyordu.
●Modern hapishanelerimizdeki dostlarımız (takipçi vs vs) onları asla tanımayacağız ama egomuza kanat oldukları ve bizi dokunmamız imkansız olan göklere çıkardıkları için seveceğiz yeri gelecek öveceğiz
Korkum o ki bu modern hapishane de birbirimizi tanımadan çürüyeceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder