11 Mart 2018 Pazar

aylık değerlendirmeler/ şubat

size galiba bir özür borçluyum şubat ayı yazısı baya gecikti. Yoğun bir ay oldu ve mart ayı da aynı yoğunlukla devam ediyor ama dolu dolu bir yazı olması için bilgisayarın başına geçtim umarım telafi etmiş olurum :)

ilk olarak kitaplardan başlayalım o zaman;


hatırlarım daha küçükken bile momo kitabını okul kütüphanelerinde görürdük oyuncaklara momo ismi verilirdi boşuna değilmiş. Bu güzel fantastik hikaye kitabı hem çocuk yaşta hem yetişkinlik çağında okuduğunuzda sizde fark etme ihtiyacı uyandıracak. Aslında kitap bir modern yaşam eleştirisi üzerine. Bir kere zamanın kıymeti, sevdiklerimize zaman ayırmanın her şeyden daha değerli olduğu ve en önemlisi herkesin kendini anlattığı, kimsenin dinlemeye vaktinin olmadığı gerçeğini momo karakteri üzerinden hikayeleşmiş bir dille anlatıyor. Kardeşiniz çocuğunuz veya yeğeniniz varsa mutlaka hediye almalı onlarla beraber sizde okumalısınız.

''sana bir akıl vereyim;kendini fazla ciddiye alma''


beni eskiden beri takip edenler ismet özel hayranlığımı bilir zaten kendisinin de hayranlık duymanıza yatkın bir karakteri var. Çünkü ilgisiz alakasız vurdumduymaz. Kendisini çok severdim şiir noktasında hala çok başkadır yeri ama tanıştıktan sonra hızla soğudum ve hayal kırıklığına uğradım çünkü görüşmek için o kadar çabalamama rağmen küçümseyici alaycı ve başından savar şekilde karşılık verdi. Bu da ister istemez beni üzdü ve ben, Necip Fazıl hayranlığımı rafa kaldırıp yerini İsmet Özele kaptırdığım için kendime kızdım. Çok uzatmayalım gelelim kitabına çünkü insanların fikirleri evveliyat, sonra halleri tartışmaya açıktır. Yine de objektif olalım ondan alınacak çok şey var.
İslam fikri ve inşası anlamında çok güzel ''kalbin aklı'' kitabını okurken hissettiklerimi hissettim. Bir fikir inşa ediyorsunuz ismet özelden esinlenerek ve bu dolu dolu oluyor. Yer yer tıkansa da sakin kafayla okuduğunuzda akıp gidiyor eğer dikkatiniz dağılırsa o konunun başına dönmeniz lazım o yüzden bu kitabı okumak için sakin ortam şart :)



hiç beklemediğim şeyler beni oldukça şaşırtırken heyecan ve hevesle atıldığım şeyler beni hayal kırıklığına uğratıyor bu hayatın bir kuralı sanırım. Evet bu kitapta bir hevesle başlayıp beni dumura uğratan kitaplardan bi kere dili çok ağır gerçekten şarkı notası tarzından ve hep serzeniş halinde. İsyan, kendini hor görme, insanlardan nefret etme olgusu hakim. Şiir dilinde ama düz yazı tarzında yazılmış öyle herkese tavsiye edemem ciddi anlamda dili sıkıcı gelebilir ve birileri kafama bu kitabı fırlatabilir. İnsanın içe dönüşü iyilik ve kötülüğün insanın yaratılış özü olduğundan bahsediyor.  Kesinlikle depresyona itecek bir dili  var okuyacaksanız bunu göze alacaksınız :)

''konuşmuyorduk birbirini seven yürekler ne söyleyebilir birbirine?hiç.''



dili iki ağır eserden sonra evet bir roman okuma vakti gelmişti ama şu bir gerçek ki roman artık beni kesmiyor bunu benlikten demiyorum yani okurken ayrıntılara dayalı anlatım beni sıkmaya başlıyor. Stefan Z. müthiş bir kalem ve o kadar akıcı ki dili heyecandan ve meraktan yemek yerken bile bir elimde kitap okumaya çalışıyorum. İlk 200 sayfa biraz akmasa da sonrasını herhalde bir oturuşta bitirdim. Okurken sabırsız bir yürekle okuyorsunuz sonunda ise hisleriniz allak bullak oluyor ilk askerin açısından olaylara bakıp sonlara doğru sakat kızın perspektifine nasıl geçtiğinizi inanın anlamıyorsunuz. Yazar adeta bir ilizyon sergiliyor. Psikolojik bir roman öz eleştiri yaptırmıyor değil sizde roman okuma arayışındaysanız iyi gelecektir.


bu ülke de gelmiş geçmiş en kaliteli sosyologlardan biri cemil meriçtir onu okumaya ve anlamaya başladığınız andan itibaren diğer tüm kitaplar size basit gelecektir kendisi ayaklı bir kütüphanedir adeta. Kitaplarından herhangi birini okurken notlar alırsınız ve o bilgiler Zihni’nizde hep kalıcı olur.mutlaka kitap okuma aşkını ve öğrenme sevdasını araştırın (kitap okumaktan gözlerini kaybetmiştir) ilk hangi kitabını okumalıyım derseniz bu ülke diyebilirim.
 Mağaradakiler kitabı çok ince çizgilerle aydın,entelektüel ayrımını. İhtilal, inkilap devrim gibi kavramların arasındaki farkları, sosyalizm, liberalizm ve diğer tüm sosyal olguları en açık şekilde sunan bir kitap. Biraz ağır ama dolu doludur mutlaka okumalısınız.


en müstesna eserlerden birine başalmış bulundum hadis kitabı. Ağır gelir mi diye düşünmeyin öyle bir akıp gidiyor ki bittiğini anlamıyorsunuz üstelik cep boy metrobüs,araba her türlü yerde okuyup taşıma imkanı var.  Yanlışlıkla 7. ciltten başlamışım ama ona ihtiyacım varmış demek ki buna kanaat getirdim. Çünkü duymadığım bir sürü hadis ve hayatıma kattığım yeni yeni sünnetler edindim. Ne denilebilir ki en güzelin sözleri, eksik olan biziz. Eser önce o hadisle ilgili ayetleri, sonra hadisleri açıklama ve hadisten alınması gereken dersler şeklinde düzenlenmiş herkese tavsiye ediyorum en azından kulak kirliliğinden önünüze gelen rivayetin, hadis olup olmadığından emin olmak adına okumalısınız ve inşallah hayatlarımıza aksettirenlerden olabiliriz.

gelelim bu ayın filmlerine ayy parmaklarım ağrıdı :)


film Kudüs'te başlayıp İstanbul'dan geçerek devam etmesi Johnny Deppin filmde rol alması gibi güzel noktalara odaklanıp izlerken bir şeyler sizi tatmin etmiyor bi tıkanıklık var çözemiyorsunuz. Sadece efektleri için izledim sanırım. Dedektiften bir sherlock performansı beklemeyin hayal kırıklığı olur:)


orta seviye de bir macera ve hayat mücadelesi filmi bir sürü mantık hatası olsa da oyunculuk anlamında ve görsellik için izlenebilir illa izleyin demem ama boş zamanınızda güzel gidecektir.


netflıx mümkünse sadece dizi yapsın çünkü film anlamında ciddi şekilde başarısızlar. O kadar saçma ve gereksiz olmuş ki hani neden çektiniz demeden duramıyorsunuz ilk izlediğinizde konu ilgi çekici geliyor ama sonlara doğru saçmalamaya başlıyorlar. Bilim kurgu bence nolan çeksin başka kimse değil.


bu ay izlediğim tartışmasız en iyi film ve oyunculuk dalında en başarılı yapımdı NASIL OSCAR ALMADI BEN ŞOK neyse bu tartışma ortamı oluşturur. ama en iyi kadın oyuncu Oscar ödülünü hak eden isim frances mcdormand aldı efsane kadın başka kelimem yok o sadeliği makyajsız mütevazi, olduğu gibi ve en doğal haliyle ödülü o hak etti zaten. Bir insan bu kadar mı gerçekçi ve feminen oynar rolünü bayıldım. Konusu zaten çok çarpıcı maalesef bizim ülkemizde de olan tecavüz vakalarından birinin dosyası kapatılır ve anne bunu dünyaya duyurmak için reklam panolarına bazı başlıklar yazarak ilgileri çeker. Kesintisiz ve dikkatle izliyorsunuz. Ben çook beğendim hem dram anlamında hem tarz olarak ilgimi çekti izlerseniz ne demek istediğimi anlarsınız. Anlatmama gerek yok çünkü mükemmel :D


konusu 2. Dünya sonrası olan en kötü yapımı önüme koysunlar ben yine ona bayılırım çünkü ilgimi çekiyor çekmemesi elde değil. Filmimiz militarist bir üslupla sunulmamış olması farklı bir tat getiriyor olaylara. istihbarat birimlerinin danışıklı dövüşünü gözler önüne sererken aynı zamanda renkli bir atmosfer vadediyor. kullanılan efektlerin yerli yerinde olması, geniş alanlara yayılan çekim tekniklerinin dikkat çekiciliğiyle birleşince ortaya gerçekten izlenmesi zevk veren bir yapım çıkmış. Tam bir erkek filmidir ve ben erkek filmlerine de ne hikmetse bayılırım :D  izleyince kesinlikle keyif alacaksınız e haydeee o zaman . (2.si istanbulda çekilecekmiş bak sen...)

geldik bu ayın dizilerineeee


daha çok adını duyurmadan izlediğim için sonrasında nefret ettiğim dizi oldu adeta çünkü bizim milletimiz bir konuyu abartma da ustalaşmıştır amerikan yapımlarının sevicisi değilim diziyi ilk izlediğim de aşırı sevdim akıcı, oyunculuk, senaryo mütüş 2. sezon olması gereksiz olmuş tabi 10 bölümde efsane bir yapım olabilirdi uzadıkça dizi çekilmek için çekilmiş oldu ve bir sürü mantık hataları baş gösterdi. Sonu alalacele bitirildi biraz daha çarpıcı bitebilirdi bence.her neyse izlemeyen yoktur sanırım aslında bu çok fazla mesaj barındıran bir dizi midir bazıları şöyle yorumlae getirmiş; ''komünist kırmızısı tulumlar, dali maskeleri, berlin, profesör. her biri birbirinden anlamlı detaylar. özgürlüğe tünel açarken her biri kendi geçmişlerine tünel açan -iyi- adamlar.'' en büyük direniş sisteme karşı olandır. Devrim dizisi fikriyle çekilmiş olabilir ve bu hava hakim mi? Bence evet ama yine de tartışılır.


eveet bir fransız dizisi. fransızcayı duymayı çok severim dile karşı bir sempatim var fransız filmlerini oldukça sanatsal bulurum ama dizisi için aynı şeyi diyemicem :D konu güzel,oyunculuklar güzel. konuyu dağıtmamışlar, güzel işlenmiş. uzatıp cılkını da çıkarmamışlar izlenmesi keyifli gelecektir. Fakat mantık hatalarıyla dolu şaşırmadınız değil mi? polisiye diziler neden böyle oluyor anlamıyorum yetkililer okusun burayı. Gerim gerim germese de merak uyandırıyor karar size kalmış.

ve geldik son dizimize bu diziden sonra dizi izlemedim canım sıkılıyor zevk alamıyorum doktor çare ver derdime. 

dizimiz 1.Dünya savaşı sonrasında namı her yana yayılmış peaky blınders çetesini konu alıyor. popülerliği baya sürmüş o dönemde izlemedim sonraya cepte tuttum ve bayıldım çünkü eski ve ingiliz yapımlara bayılıyorum. oyunculuklar efsane erkek dizisidir bu arada. renkler, kurgu, aktarılmak istenen seyirciye geçmiştir. İlk sezon biraz sıkıcı 4 sezon her sezonda 6 bölüm var 2. sezonda tom hardy var :)))) e daha ne diyim yani. ailenin birbirine bağlılığı çok güzel tam bir gangsta havası hakim izleyin izlettirin pişman olmazsınız. 

evet efendim bana tavsiye öneri ve her konu da yazabilirsiniz eleştire de bilirisiniz alınmaca kırılmaca yok. sevgiyle kalın

iletişim: koyusiyahli@gmail.com


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder