6 Mayıs 2018 Pazar

aylık değerlendirmeler/ nisan

herkese merhabalar aylık değerlendirmeler nisan ayı yazısı biraz gecikti çünkü son zamanlarda canım hiçbir şey yapmak istemiyor hatta bu yazıyı yazmak bile güç bela ama yine de iyi geleceğini umarak başlayalım şöyle ki;

bu ay film ve belgesel karışık izledim uzun zamandır belgesel izlemediğim için ne yapıyorsun kızım aç izle şu belgeselleri diyip hemen izlemeye koyuldum

öncelikle bu belgeselden sonra hayatınızda bir aydınlanma olacağından şüpheniz olmasın ben bu belgeseli bi tavsiye kanalından görüp izledim ve bana çok faydası oldu. Konu tekstil sektörü ve hızla tükenen kaynaklar resmen bir kıyafeti alırken dünyanın öbür ucunda sağlıksız şartlar altında sırf 2 kuruşa geçinen insanların, kul hakkına girdiğimi fark ettim ve bu beni çok üzdü resmen derdim oldu. Normalde alışveriş yapmayı avm gezmeyi hiç sevmem bana bir işkence metodu gibi geliyor. Bu belgeselden sonra nefret ettim. Şimdi alışveriş hayatımızın her yerinde çünkü popüler kültürün dikte ettiği şey tam olarak bu. Al diyor al ve onlar gibi ol. Olmak istemiyorsanız bu belgesel tam size göre herkes izlesin izletsin dünyaya biraz nefes aldırma da katkımız olsun.


hiç bundan bi 15 yıl sonra dünya ne halde olacak acaba diye düşündünüz mü ben bunu çok düşünüyorum çağ bilgi çağı bilgiden kıymetli ve bi o kadar ürkütücü bir şey yok. Her şey o kadar hızlı tükeniyor ve tatmin etmiyor ki, halbuki daha büyük problemlerimiz var izleyince nefesiniz kesilecek etekleriniz tutuşacak ve bir kere daha kandırıldığımıza kızacaksınız. Belgesel küresel ısınmayı konu ediyor ve kesinlikle çok anlaşılır bir şekilde bunu sunmuş. iklim değişikliğini çok çarpıcı şekilde ortaya koymuş. belgeselde, leonardo dicaprio  hem yapımcı hem de baş aktör. özellikle caprio'nun iki yıl boyunca bu belgesele emek vermesi gerçekten takdire şayan. belgeselde görüyoruz ki büyük küçük demeden herkes beslenme, tüketme alışkanlıklarını değiştirerek kendince büyük farklar oluşturabilir bilinçlenmek adına bir pazar kahvaltısında açıp izleyin ve değerlendirin.





bu belgesel hakkında yazacağım o kadar çok şey var ki en kısa haliyle size aktarmaya çalışacağım. Öncelikle bir belgesel ve sunum olarak çok faydalı ve bilinçlendirici ilk daha yeni çıktığı zamanlarda izlemiş ama ne hikmetse tavsiye etmeyi unutmuşum. Tavsiye ediyorum ama lütfen uyanık ve fark ederek izleyin çünkü belgesel tam olarak bizim peygamberimizin hayatını, amerika ve dünya da popüler hale getirip cazibesini arttırmaya dayalı. Bu açıdan bakarsanız bunu fark edersiniz adamlar efendimizin hayatını çalıp bize aktarmış demiyorum ama keşke bilinçli olsalar da dünyadan böyle bir insanın geçtiğini bilseler diyorum. Bir şey yeter ki çok trend olsun biz onu ölümüne yaparız efendimizin hayatı ve yaşamı yıllardır trend olamadı islam alemi bu yüzden bölük bölük elin adamı sade yaşam ve minimalizm diye bir şey çıkartınca hemen ''ooo bak sen demek bunu herkes yapıyor'' diyip dibinde bitiyoruz sonra ortamlar da  ayy ben çok minimalist yaklaşırım olaylara diyerek, popülerizmin bir kere daha kurbanı oluyoruz tamam ol da minimalizmi ilk kim bu kadar güzel yaşamış onu bil sonra kurbanı ol mesela belgesel de bir kap bir kaşık ve giydiği elbiseden başka bir şeyi olmayan toplamda 4 mk bir evde yaşayan insanlar görüyorsunuz hayatlarını iyi hissederek yaşamanın bir diğer yolu da meditasyon ve yoga. yapma yav bunlar benim peygamberimin yaptığı şeyler değil mi zaten.İnsanlar islama ne kadar muhtaç diyorsunuz. Minimalist olun ama önce ümmet olun. Zaten denklem gibi sav tabi ol minimalist ol :)


şu yaşıma geldim ve oldum olası kıpır kıpır bir insanım bu yüzden yavaş akan şeyleri sevmem filmlerde de en çok aksiyon bilim kurgu severim. Ben bunu biraz karakterime bağlıyorum bana the shape of the water veya emilia gibi filmler önermeyin arkadaşlar izleyemiyorum :/ bu film de tam bir aksiyon filmi ve oyunculuk vs mütüş kendini izlettiriyor ve hiç sıkmıyor sonu klasik abd kahramanlığıyla bitse de gideri var arkadaşım.


bu ay tartışmasız izlediğim en iyi filmdi ama bi o kadar da eleştirdim zaten bir şeyi tamamen beğenmek olmaz mutlaka kusuru olan bir tarafı vardır kusursuz hiçbir şey yok bulamazsınız tabi görmek isterseniz tüm kusurlar sizindir agssh bu yazıyı nereye gidiyor böyle. her neyse şimdi filmin renkleri, dokusu ,espirileri, verdiği mesaj o kadar güzel ve net ki anlamamak için biraz akıl açısından noksan olmak lazım. Tarzını vizontele'ye benzeten bi ben değilimdir diye düşünüyorum izleyince yorum düşün inşallah. Buraya kadar hiçbir problemim yok problem konunun din üzerinden işlenmesi bu tarz ince konular üzerinden yapılan yapımlar ip üstünde yürümek gibi hissettiriyor. İyi hoş kadınlar dünyayı yönetsin ama bunu başka şekillerde de anlatabilirsin. Son yıllarda bizde az dindar orta dindar diye bir kavram oluştu geldiğimiz duruma güler misiniz ağlar mısınız dindar dindardır rahat bırakın bu kavramı din onu asla daraltmaz bilakis genişletir açar fakat bu açılma farklı açılma olmasın inşallah. Ben izleyince şöyle dedim verdiği mesaj dinler arası diyalog ama insan olarak,insana saygı duymak zorundasın. Dinine, görüşüne, giyimine onunla aynı yoldan gitmek değil, saygı duymak. Varın siz izleyin ve yorumlayın. Filmde bir bayan olarak kendinizle bir kere daha gurur duyarsınız çünkü kadının olmadığı bir dünya, alabildiğine çöldür..


bilim kurgu ölmüş, katilini bulan idam etsin. Yok arkadaş güzel bir bilim kurgu izleyemedik son 2 yıldır ben şahsen izleyemedim yani ısıtıp ısıtıp interstellarimi izleyelim yani neden ? Geçenler de kuzenim ve arkadaşım sen ne memnuniyetsiz ve mızmızsın, takipçilerin sana nasıl tahammül ediyor hiçbir şeyi beğenmiyorsun dediler :D sizce de öyle miyim ? Ben sadece hem eleştirip hem eleyip vaktimi vermeme değsin diye bu kadar ince eleyip sık dokuyorum :))  öyleyse öyle diyin yani bir şey değişmez ama düşünceniz önemli.
film o kadar aceleyle çekilmiş ki sanki yönetmenin tuvaleti gelmişte sıkıştığı için bi çırpıda hızla bitirmiş sonunu tahmin etmek hiç zor değil. Fikir olarak çok güzel ama işleyiş ofsayt. Tabi başrol hakkını vermiş birçok karakteri canlandırmakla gayet başarılı bir oyunculuk sergilemiş.


ne zaman açıp dunkurkı izleyeyim desem hep bir şey beni engelledi tabi en büyük faktör yapılan yorumlar arkadaşlar sanırım benim yorum okuma hastalığım var.. saatlerce okuyup yorumlayabilirim ve yorum dinlemekten asla sıkılmam. Şimdi ben bu film- belgesel arası yapımı nolanın olduğunu bilmeden izlesem hmm güzel gideri var derim. Ama nolan işin ucunda olunca biraz tadım kaçtı çünkü onun tarzı değil. Yine de güzel belli bir konu yok, karakter, kahraman yok savaşın çıplaklığı var sadece ve görsel olarak çok güzel ben savaş filmlerinden çok etkilenirim o yüzden yine etkilendim :D sizde benim gibiyseniz en azından ikiye bölüp izleyin.


bakın şimdi bu filmin ilk olarak soundtrackını öneririm sonra arrival filmine benzettiğim için izlemenizi öneririm biraz mistik biraz bilimsel ve kanser hastalığına ilişkin olması yarı yarıya ucuz bilim kurgu filmi olmaktan sıyırmış. Yine de öyle aman aman övmüyorum çünkü verdiği bir mesaj yok, olay döngüsü yok sonuç yok öylesine film yani müzikler ve efektler için izlenir fazlasını beklemeyin.


alın size sıcacık bir aile filmi resmen içinizi ısıtacak sarıp sarmalayacak türden ben çok sevdim mutlaka izleyin izlettirin hem öğrencilerinize hem arkadaşlarınıza da tavsiye edebilirsiniz.


oh be sonunda be beni mutlu eden şeylerden briri westworld 2. sezonu bu kadar yavaş akmasıyla birlikte bu kadar sevdiğim bir dizi olup çıkacağını tahmin edemezdim izlerken sizde bile gerçeklik algısını dumura uğratıyor öyle içindesiniz ki olayların kesinlikle hemen izleyip teknolojinin asla ilerlemesi konusunda benimle hem fikir olmanızı istiyorum. O efektler o geçişler ef sa ne yeni sezon beklediğimden daha güzel şimdilik ve benim için black mirrodan daha iyi bir yapım. E ne duruyorsunuz başlar da sıkılsanız da sonra akacak taşlar yerini bulacak.

gelelim kitaplara ;

sinan cananı ted-x konuşmalarında dinlemiş ve beğenmiştim sonra bir hocam kitabını tavsiye etti ancak ben psikolojik kitapları sevmem fakat bunu beğendim yine de dolu dolu bir psikoloji kitabı diyemem çünkü yazar kendi fikirlerine de çok fazla yer vermiş hem dindar olup hem bilimsel anlamda bir kalemle karşılaşmak beni ayrıca çok mutlu etti. kitap 3 bölüm şeklinde bilim, inanç kaos her bölüm birbirini kapsayıcı nitelikte. Eminim farklı ve güzel gelecektir yeni şeyler öğrenmek iyidir.


 merak ve hevesle aldığım bir kitap daha hevesimi kursağımda bıraktı. Çok güzel betimleme benzetmeler ve denemelerden oluşsa da ben sevmedim artık bu tarz kitaplar maalesef beni sarmıyor bundan 3 yıl önce falan okusam kesinlikle çok beğenir tavsiye ederdim ama insan yerinde durmuyor, değişiyor. Yine de edebiyat meraklısına tavsiyedir.


uzunca bir süre roman okumayı düşünmüyorum çünkü çok sıkılıyorum detaylar ve kısacık  bir olayın 15 sayfa da anlatılması artık sabrımı sınıyor. Yine de çok güzel biraz dini sorgulamaya yönelik ama çok fazla etkisi olacağını düşünmüyorum hesse'nin siddhartha romanını daha çok beğenmiştim mesela bu o kadar etkili gelmedi. yine de size kalmış tabi ki :)


en sevdiğimi en sona saklarım çok beğenerek ve severek okudum her türlü konuda sizi bilinçlendirecek denemelerden oluşan bir kitap meraklısına tavsiye olunur.


Eveet bitti yazımız umarım faydalı olmuştur. sevgiyle kalın.

iletişim; koyusiyahli@gmail.com



2 yorum:

  1. Ben kuzeniniz ve arkadasinizin söylediklerine katılmıyorum:D Sizi 1 yildan beri intagramdan takip ediyorum. Bu sekilde izleyip okuyup gördüğünüz seyleri daha sık paylasmaya başladığınızdan beri de daha dikkatli takip ediyorum. Yorumlarinizi da cok isabetli buluyorum. Özellikle film izleyeceksem sizde o filmin yorumu var mi diye girip bakiyorum:))
    Okuyup ogrenip cevremize de bunlari aktarmak cok guzel seyler.
    Ayilecek takipteyiz efenim. Rabbim ilminizi artırsın, siz de zekatını verin:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok sevindim düşünce ve yorumunuz için teşekkür ederim 😊

      Sil